Bank
işte zırvananın ahalisi gümbür gümbür akan kızıl soykan cepler delik mermiler pırlanta bir bank öğle vurduğunda gölgede kalmış yeni yetme bir pazar ve omza düşen ırklar işte huzur ziyansız çekilip gitme dünyanın dünyanın bildirisi kulaklarımda: yaslandığın yerde bir hikmet yok! kuşlardan duyduğum tek düş: inanmanın sırası değil durma! şimdi soğuk yerlerime değen bir nefes zikir değil, durma! sırası gelmeyen her şey gibi uzaklaş gürleyen meşinlerden/ hür! yakardığında atlar daha hızlı gitmeyecek bitişi geçen bugün olacak elinde simsiyah giz yol gri/ ellerini pırlantalar sarmış ellerim sarı/ boynunda aşk bir gerdanlık sırrım terli/ yüzünde aya sarmış gürz farlarım sönük/ dünya şu! öğle vurduğunda şehri böğründen bir bank yara almamış oradayım tanrıya şükür işte huzur ziyansız işte ben fazlasıyla oradayım öğle böğründen vurduğunda şehri bir müddet kendimi asmayı düşüneceğim. —2024