Sü Sessiz Ölüm
fırça darb-ı mesel kurşun bir intihar süsü yelkeni şehre döndürdüm sü dilimde sanırım kırıp geçireceğim şu kara bir zamanlar ilk nefesimdi tanım, yıkıyor mazgalları oh, ne de anlamsızmış dehlizleriniz gülümsüyorum, kıkırdıyor kuşlar kıracağım dişlerimi, bir salonu üzerime yıkıyorlar gemideyim elimde üç beyit varmış bunu edilgen bir gölge söylüyor elimde üç evren saklıymış bunu edilgen bir gölge söylüyor üç; ma ve ra. fırça darb-ı mesel sü dilimdeki kanı diri tutuyor her harbe karşı kendi nefesine bilenmiş bir hokkabaz diyor hakkımda siyahi bir edilgen, elinde şapkalı bir güvercin lacivert tanrım, işte düşüyor kuleler ah, işte şimdi ne güzeller işte şimdi hilkat okyanusundan aldığım manevramı sağ elime alıyorum işte şimdi tanımlamak kendimi, düşen kulelerin seyrindeyken ve haddimin seyrine dalan baykuşlar süzülürken göğün göğsünde ne güzel. sol elimde bir komançi mızrağı varmış öyle söylüyor siyahi bezgin edilgen omuzlarıma da ulu bir baykuşun gölgesi düşmüş...