Efendilerin Kelebekleri

ben yobaz mevsimlerde sevmiyorum seni
sadece yazın
yine de dalgalanır bayraklar
bunun bir önemi yoktur
mor yerlerim kanar
bunun da

kolların göründüğü o al çıplaklığı diyorum
yazın duyulmaz olur cinayetler
şefkatin o kabarcığı kabarır da insan
biraz daha insandır
sadece yazın
seviyorum seni

hatırlamalar teyakkuzu devreder
yaşamak dedirtir her şeye yaşamak
ya da
ben de yaşayacaktım oysa
ben de yaşayacaktım

ama her şey bitti
ustaların yolu göründü
bohçamı özgür bırakıp
o kelimelerin kocaman kesildiği asıla
doğru büyümek vakti

buna ancak bir seher vakti işler kurşun
yoksa büyüklük, ululuk tasladığımız mı var
bu saçmalıkta
öğütürken uykuyu, yüzyıl olmuş öleli
efendinin, efendilerin
yaşatırken canı,
kelebekleri ve ceninleri düşlerken aynı zamanda
bunu bize ölmüş olanın yazdıkları yaptırırdı.

ben böyle yaşadım.
kandırdım kendimi ve herkesi bir mevsim sevdim.

benim kütlem ağır.
ağırlaşıyor inandıklarım.
o yaşatıyorsa beni,
hani ölü olan/
yine kandırdım beni.

önemi yok
bunun da.             

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Benim Bir Alayım Yok II

légion d'honneur

Mühür