Destinasyon - Har Vuruyormuş Elmaslara
öğleyin yamalarını yeniliyordum
bütün tezkiyelerin
ajandamdan üç kolon kan damlarken
yapmalıydım bunu
sorumlu kim?
hani soruyorlar kim yazdı?
yazgıya peşkeş çekebilecek kim?
iradesini komodine koyup
çarpışarak ölen kimdi?
sen asimile olmuşsun hiç yoktan, birden
hani "on the road" diyorduk isyanla ne de asi
hani nerede
ilerlemek, kayda değer bir nitelikle?
ölmek
hiç düşünmeden?
yolsuz diyorlar siddhartha'ya da.
şimdi ağaçlarımızın çevresindeki gölgeler
kaçışmış, her yer aydınlık, her yerde ay
hani kaçacaktık
gecede görünmeyecekti yüzümüz ve
ellerimize değen bizim gökyüzü
yeni bir varış, yeni bir kalkış gerek bize
balkonda sekiz yüz seher var ölü
yedi kolon kanlı,
elmastan avizelere mucuklar tünemiş
hayalde cinayetler işleniyor kaçmak gerek
ve artık bir sen olmayacak
hesaplaşacak bir dava yok
aldığım nefes, verdiğim kırlangıç sürüsü
nallar savuruyor toprağı alnıma
alnıma elmaslar üşüşüyor
bunu da istemiyorum
Fazıl'ı da.
kimi kimsesi büyük bir şehir
ne kadar da çok şey biliyor
öyle gelir tabi
uğultuları duymayan kimseye
uğultular benim haddimi boğazlıyor
bunu ancak sınır ötesi beyitlenerek
unutuyorum
işte nihayet
sesin bizden olduğu, uğultunun
koynumuza girerek uslandığı
umudun taşarak gelip asimile ruhlarımızı
çekip çıkardığı
ulu destinasyon.
kimi kimsesi yok sadece büyük bir şehir
ama
ellerinde gökyüzü
gökyüzü ellerinde
kimin?
sen hiç ihanet etmemişsin.
Yorumlar
Yorum Gönder