Bunun Adı: Gömü
sancının yıldönümüne saçının kükrediği zaman
sesim dört aleme yarılıyor
açığa çıkan şiir oluyor, kutlu!
şimdi kutsanıyoruz hayatım bunu
ileride anımız say
cepkenlerden sıyrılıyoruz belki biraz Afrika
ama dilediğim şu ki urganım
yücelerden bir yüceye
kırk dönümlük bir arazide taburlar öldü
kutsanmak için
şimdi kutsanıyoruz hayatım
ağaçlardan savrulan yankı acının değil artık!
kim bilir
şimdi söylüyorsun ışıklar yayıldığı yere yabancı
evet çünkü farkına varmış saydık her şeyi
acımızdan mezarlar kazdık inledi kurtlar
azmış akbabalar buradaydı
kaderimize ortak tek payda
inatla sevgilim tutuşturmuştuk türküleri
şimdi söylüyorsun ışıklar yayıldığı yere yabancı
biliyorum sevgilim aksimiz hep
gözlerimiz bize ayrılanı aramaktan
sakıncalıydı herkese ancak
kim bilir
ışık zannedildiği kadar değerli değildir.
kutsanıyoruz sevgilim
gizli sevinçlerle
yerimiz yurdumuz yok aşklar
manipülatif sergilerle
köreliyor seyrimizden
sakladığımız bir avuç an
dört alemde de anlatılacak kuşlara
morarmış ruhlarımız da
bir kayıp olarak anılmayacak da!
aksimiz de kırılgan bir dağ
bu kadar!
ellerini sevmiyorum
yüzünü de
çünkü köşemiz ırmaktan
çekiştiren fırtınalar var utanmıyoruz
henüz yaşamaktan
bilmiyoruz birbirimizi
bilmiyoruz kim gerçek
taburlarımdan kovanları topluyorum
bir tek onlar kaldı ellerimde
ellerini de sevmiyorum
yüzünü de
hiç utanmayışını da
tükenişim dört bir yanımdan
kör beyitler
saplanmış gövdeme anlamı yok
savaşıyorum ellerine
ve yüzüne
yüreğinden akan zift bir yanlışlık
yaşayışım bir yanılgı
ben bir yanıldım
ellerinde can yok yüzün dört mevsimde de soğuk
üzerin barut kokuyor gövden metal
sevmiyorum seni
saçına kükreyen zaman
ürkütemedi ruhları
can bir çekişle soldu
olan buydu
bir fırkateyn dolusu melek
geldi seni almaya
ellerimde kalan barut kokusu ve yalan
beni yenilgiye inandıramadı
ama dudaklarında
sonsuza demirlemiş bir yanılgı vardı
canım.
Yorumlar
Yorum Gönder