Mühür
bir süre yoktum dünyada birkaç serzeniş için; döndüm de baktım taşraya dikte ediyorlar hiçten hiç bir sadakat için içim içimi yiyor herkese düşmanım yıllar yıllanmış seyrek kalbimin taşıdığı hürlük kimsesiz kalmış deveran eden sessizliğe nam salmış ah, işte kimse yoktur konuşmayacak! ah, işte herkesle tanıştırdığım sağır! tüm emirleri yaktım tüm kimlikleri o mızmız edip duran feleği ensesinden tutup sürüyen kimdi? mutlu ölüm. gözümün gördüğü ateşteyim dilime pelesenk vel asr. nevrimin döndüğü baharda doyurdum mızmız edip duran feleği. tanrı biliyor fırtınalı kasrı içimdeki oda kokuya bürünmüş orkideler ve zambak acı hedefini şaşırmış bir gök gibi üzerime kırıyor diyalektiği ben bu taşra dünyada hiçbir fiile karışamadım bunu da biliyor tanrı biliyor tanrı odada kırk leş var. ellerim işarata kaymış ağzımda mühür var konuşursam kanayacak. baha ne demek ortadoğu'da? ortadoğu'da dostum yok yaka paça çıkarıyorlar beni geniş sal...